Haber

CHP Kadıköy Adayı Barış Antik: Amacımız AK Parti’yi belediye meclisinden çıkarmak

CHP’nin 31 Mart Yerel Seçimleri’nde henüz adayını açıklamadığı ilçelerde alacağı kararlar merak konusu olmaya devam ediyor. Belli bir adayı olmayan ilçelerden biri de Kadıköy. 14 adayın bulunduğu ilçeyle ilgili kararın bu hafta sonu yapılacak Parti Meclisi toplantısında netleşmesi bekleniyor.

Adaylardan biri de 37 yaşındaki iç mimar Barış Antik. Eski CHP İstanbul Gençlik Kolları Başkanı olan Antik, 2019 Yerel Seçimlerinden bu yana Kadıköy Belediyesi Meclis Üyesi olarak görev yapıyor.

Antik ile aday adaylık sürecini, parti içindeki “değişimi” ve Kadıköy’ün sorunlarını konuştuk.

’30-40 YAŞ GRUBU SİYASETTE DAHA AKTİF OLMALI’

Adaylık süreciniz nasıl gelişti, bu yola nasıl çıktınız?

Ben çocukluğumdan beri politik bir insanım, öyle yetiştirildim. Ama benim belediye meclis üyesi olarak görevim daha belirleyiciydi. Belediyeler hem yapısal hem de hukuki olarak başkanlık sistemiyle yönetilmektedir. Türkiye genelinde belediyeler ve belediye meclisi üyelikleri yasama faaliyetinin bir parçasıdır. Topluma ve hayata dair fikirlerinizi veya düşüncelerinizi doğrudan bütünleştiremezsiniz. İstanbul’un tek siyasi agorası olarak insanların buraya sıkıştığını da biliyoruz. Yani şu anda Türkiye’nin hemen hemen hiçbir yerinde sokağa çıkamıyorsunuz. Bunları üst üste koyduğumuzda bunu bir sorumluluk olarak görüyorum. Aslında bunu bir nesil hareketi olarak düşünüyorum. Çünkü baktığınızda 2013’ten beri bir daralma var. Benim de dahil olduğum 30-40 yaş grubunun siyasette ve yönetimde aktif olması gerekiyor ki temel sorunlara doğru cevap verebilelim. bu bir sorumluluk olarak.

‘ANA ENDİŞEMİZ AK PARTİ’Yİ MECLİSİN DIŞINDA BIRAKMAK’

Sizce mevcut yönetimin bu konuda eksikleri nelerdir?

Kadıköy çok ağır bir yer haline geldi. Nüfus ve fonksiyon açısından da durum aynıdır. Burası bir tüketim merkezine dönüştürülmüş, buraya baktığımızda yerel yönetici dediğimiz kişinin hukuki yetki ve sorumluluklarının bittiği yerde siyasi sorumluluklarının başladığını düşünüyorum. Kadıköy, Cumhuriyet değerlerinin ve Atatürk devrimlerinin başkenti gibi bir yer oldu. İlçeyi ve belediyeyi mahalle bazlı siyasi eksenle yöneteceğiz. Biz buna “Kadıköy Meclisleri” diyoruz. 2 aydır kapsamlı bir aday belirleme süreci yürütüyoruz. Aslında tüm çalışmalarımız, tüm sürecimiz AK Parti’yi dışlayacak kadar yüksek bir oy oranıyla Kadıköy Belediye Meclisi’ni kazanmaktır. Bu bizim asıl amacımızdır. Kadıköy’deki tüm sosyal kesimlerden, yani 21 mahallemizdeki tüm sosyolojik kesimlerden oy alma kapasitemiz var. Bizler düşüncelerimizi ve olgunlaşmış projelerimizi ancak belediye başkanı olarak hayata geçirebileceğimize karar verdik.

Aynı zamanda Cumhuriyet Halk Partisi teşkilatlarının yetiştirdiği bir bireyim ve bu da kıymetli. 100 yıllık partinin 20 yılında hem şahit oldum, hem de paydaşı oldum. Bu yüzden oraya bir tuğla koydum. Bu nedenle Cumhuriyet Halk Partisi’nin gençlik kollarını önemsiyorum. Ben Cumhuriyet Halk Partisi’nin siyasetçi yaratma ve insan kaynağı üretme kapasitesini önemsiyorum.

Barış Antika

‘SİYASİ VİZYONUMU KADIKÖY’DEN ALDIM’

14 aday var. Sizi öne çıkaran şeyin ne olduğunu düşünüyorsunuz?

Temelde siyaseti daha sosyal bir insan olarak yaptığımı düşünüyorum ve 20 yıldır da bu şekilde siyaset yapıyorum. Kent belleği, kent kültürü, kültürel aktörler, edebiyat dünyası, Kadıköy’ün genel tarihi konularında kendimi geliştirdim. Yani aslında baktığımda 20 yıllık hayatımda yerel yönetimi tüm siyasi serüvenimin odak noktasına koyduğum için bir şehrin tüm bileşenleriyle nasıl yönetilmesi gerektiğine dair siyasi bir vizyonum var. Bu siyasi vizyonu Kadıköy’den aldım. Kadıköy bunu besledi. Artık o siyasi yüzü katılımcı bir yaklaşımla yönetime çevirmek istiyorum. Bence temel fark bu.

‘KADIKÖY’ÜN ÖĞRENCİ VE EMEKLİ ŞEHRİ OLDUĞUNUN HATIRLANMASI GEREKİYOR’

Sizce Kadıköy’ün temel sorunları neler?

Birincisi elbette beyin sarsıntısı. İstanbul depremi kapıda, bina stokumuz ancak yüzde 18-20 diyebileceğimiz bir oranda yenilendi. Bu stokun güçlendirilmesi gerekiyor. Aynı zamanda bu stokun güçlendirilmesi için projelerimizde de yer alan mahalle merkezli afet yönetimi organizasyonlarının kurulması gerekmektedir. Açıkçası bu benim en büyük önceliğim.

İkincisi Kadıköy’ün son 20 yılda yukarıda bahsettiğim bu tüketim alanına dönüşmesinden dolayı sorunlar yaşanıyor. Merkezi hükümetin politikaları nedeniyle asgari yaşam maliyeti zaten çok yüksek. Üstelik Kadıköy gibi bir yerde konut maliyetleri bunun üzerinde. Aslında bu sınıf değişimini doğru okumak ve Kadıköy’ün temelde bir öğrenci şehri ve bir emeklilik şehri olduğunu hatırlatmak gerekiyor.

Dün açıklanan TÜİK rakamlarına göre nüfusumuz 465 bine düştü. Hatta siyasette bulunduğum son 20 yılda bile nüfusta giderek bir azalma oldu. Bu arada çarpıcı bir rakam daha var. Nüfusumuzun neredeyse yüzde 21’i 65 yaşın üzerinde. Bu sosyolojiye göre siyaset yapmak gerekiyor. Burada yaşayan emekli vatandaşlarımızın hayatlarını kolaylaştıracak projelerin üretilmesi gerekiyor.

Üçüncü olarak şunu söyleyebilirim ki temel sloganımız ‘Müşteri değil vatandaş’tır. “Seçmen değil, vatandaş” Kent kültürü binlerce yıllık deneyimle buraya geldi. Şu anda Kadıköy kullanıcısıyız. Bizden önce başka kullanıcılar da vardı. Bu kent kültürünü koruyan, vatandaşı seçmen olarak görmeyen bir anlayışla bu işi götürmemiz gerekiyor. Hizmet ve tüketim alanının Kadıköy’de sıkışıp kalması Kadıköy’de yaşayan insanlarımızı da zorluyor. Çünkü mahallelere çok fazla işlev verildi.

‘ÖN SEÇİM EN GERÇEK YÖNTEMDİR’

CHP’nin şu ana kadar açıkladığı adaylardan bazıları tartışmalara konu oldu. CHP’nin yerel seçimlerde aday belirleme yöntemlerini nasıl değerlendiriyorsunuz? Şu ana kadar sürecin nasıl ilerlediğini düşünüyorsunuz?

Kadıköy’de 14 aday var. Ben bu 14 adaydan birinin belediye başkanı olacağını düşünüyorum. Elbette ön seçim aslında en doğru sistemdir. Burada bir sosyalleşme kampanyası da yürütüyoruz. Sadece parti üyelerinin veya parti yönetiminin değil, doğrudan vatandaşların da katılabileceği bir kampanya yürütmeye çalışıyoruz. Aslında siyaset sıradan insanların hayatlarına ve vatandaşların katılımına ne kadar dokunursa o kadar demokratik olur. Bu durum siyasi partiler için de aynıdır.

‘KIRILICI BİR NESİL SAĞLADIĞIMIZ KADAR BAŞARILI OLABİLİRİZ’

Kongre sonrasında partideki ‘değişim’ sürecini nasıl görüyorsunuz?

Cumhuriyet Halk Partisi asırlık bir partidir. Her zaman çeşitli dönemlerde değişim süreçlerini deneyimlemiş ve yeniye entegre olmuştur. Kurucu genel liderimiz, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk, sonra İsmet İnönü, sonra Bülent Ecevit, sonra Deniz Baykal… Hepsi kuşak siyasetinden gelen isimler. Cumhuriyeti kuran ekibin yaş ortalaması 37-38’di. Ecevit eskisi gibi aynı formdadır. Biz parti olarak bu kuşak kopuşlarını başarabildiğimiz ölçüde başarılıyız. Şu anda süreci biraz bu şekilde okuyorum. Şu anda Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel benimle aynı yaşta, yani 37 yaşında milletvekili oldu. Halen Cumhuriyet Halk Partisi’nin en genç liderlerinden biridir.

Aynı şekilde ben İstanbul Gençlik Kolları Başkanı iken İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız Ekrem İmamoğlu da Beylikdüzü’nde ilçe başkanlığı yapmış ve o ilçe başkanlığı sonunda kayıp bir belediyeyi belediye başkanı olarak kazanmıştı. Oradan yarattığı siyasi hikayeyi İstanbul’a taşıdı. Şu anda hepimizin odaklandığı tek şey, hep birlikte maksimum oyu alıp İBB Meclisi’nde çoğunluğu kazanmak. Aday olarak Kadıköy’de azami oyu almayı ve AK Parti’yi Belediye Meclisi’nden çıkarmayı taahhüt ediyorum.

‘DOĞRU ADAYI BULMAK BİR HAFTA KAYBETMEKTEN DAHA ÖNEMLİ’

Sizce Kadıköy’ün adaylığının açıklanması neden sona kaldı?

Aslında böyle düşünmemek lazım. Çekmeköy ve Ümraniye de açıklanmadı. Mesela kale dediğimiz Beşiktaş açıklandı. Parti bir analiz yapıyor ve sonuçta en çok oyu alacak doğru adayları seçmeye çalışıyor. Esas sorun Kadıköy’ün tamamına hitap edebilecek bir aday profili oluşturmaktır. Partinin başarısı ve demokratik kazanımların ileriye taşınması açısından çok kritik. Bu yüzden dikkatle incelenen bir süreç olduğunu söyleyebilirim. Doğru aday profilini analiz etmenin burada kaybedeceğimiz bir haftadan çok daha değerli olduğunu düşünüyorum.

‘MAÇOĞLU’NA ‘KADIKÖYÜMÜZE HOŞGELDİNİZ’ Diyorum

Adaylığınız kesinleşirse Fatih Mehmet Maçoğlu ile yarışacaksınız. Onunla iletişimin var mı? Aday olursanız nasıl bir rekabet göreceğiz?

Kendisi her zaman takip ettiğim ve saygı duyduğum bir kişidir. Kadıköy, sosyal demokrat, ilerici, Atatürkçü, devrimci duyarlılığın, entelektüel kapasitesinin çok yüksek olduğu bir yer. Ama bir şey daha var: Sonuçta bahsettiğimiz politikalar isim üzerinden ilerlemez. ‘Ben Kadıköy’ün Kadıköy doğumlu ilk Belediye Başkanı olmaya adayım’ diyerek yola çıktım. Burada yaşayan bir birey olarak buradaki tüm konuları ondan daha iyi biliyorum. Çünkü burası sokak sokak tanıdığım bir yer. Çünkü biz bu ilçenin her sokağında siyaset yaptık. O yüzden isimlere değil, projelere ve siyasete dayalı bir anlayışımız var. Maçoğlu geldiği yerde sosyalist çalışmalar yaptı ama sosyalizm aynı zamanda o coğrafyayı, o toplumu bilmektir. Temel olarak mevcut projelerini bilmiyoruz. Kadıköy, oyları ismine veya hikayesine göre değil, önerdiği politikaya göre seçen bir yer ve 21 mahallemizin özünü, dokusunu, komşumuzun yaklaşımını bildiğimiz için ‘Kadıköy’ümüze hoş geldiniz’ diyorum. ‘.

Aday olmazsanız siyasi hayatınıza nasıl devam edeceksiniz?

Aday olacağımı düşünüyorum. 37 yaşındayım, hayatımın yarısından fazlasını bu organizasyonda geçirdim. Ben bu organizasyonun içinde büyüdüm. Sadece o geleneği yaşayan değil, o geleneğe katkıda bulunan bir birey oldum. Siyaset bir yaşam biçimidir, sadece yerel yönetimlere bağlı bir şey değildir. Siyaset sadece bu durumlarda ve bu alanlarda yapılan bir şey değildir. Kadıköy Belediye Başkanı adayı olacağımı ve CHP tarihinin en çok oyu alacağımı düşünüyorum. Çok geniş bir sosyolojik havzaya hitap eden biriyim ve yerel biriyim.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu